Gırtlak kanseri Türkiye’de ve dünyada çoğunlukla erkeklerde görülüyor.
Bunun en büyük nedeninin de tütün ve tütün eserlerini erkeklerin daha çok kullanması olduğunu paylaşan Anadolu Sıhhat Merkezi Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Cihan Erkul, “Dil kökünün gerisinden başlayıp soluk borusuna kadar uzanan alanı içeren bölgede gelişen gırtlak kanseri, ülkemizde en sık görülen baş boyun bölgesi kanseri tipi. Bilhassa ileri yaşlarda görülen gırtlak kanseri, tütün eserlerinin kullanımıyla birlikte son yıllarda artık 40’lı yaşlarda da görülüyor. Gırtlak kanserinin en kıymetli belirtisi ses kısıklığı. Bilhassa 2-3 hafta boyunca geçmeyen ses kısıklığında kesinlikle vakit kaybetmeden kulak burun boğaz hastalıkları uzmanına başvurulmalı” açıklamasında bulundu.
Daha ileri yaşlarda görülen gırtlak kanserinin son yıllarda Türkiye’de daha genç erişkinlerde de görülmeye başlandığını söyleyen Anadolu Sıhhat Merkezi Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Cihan Erkul, “Ancak Türkiye’de bilhassa erkeklerde sık görülen gırtlak kanserinde, erken teşhisle hayatta kalma muvaffakiyet oranları yüzde 90’lara kadar çıkabiliyor” dedi.
En kıymetli belirti ses kısıklığı
Gırtlak kanserinin en tipik belirtisinin inatçı ses kısıklığı olduğunun altını çizen Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Cihan Erkul, “Ses kısıklığının yanı sıra seste boğukluk, nefes almada zahmet, yutma bozukluğu ve bazen de uzunluğunda bir kitle üzere belirtiler de görülebiliyor. Orta ara yutma bozukluğunun olması, uzmanlar için tümörün boyutlarının büyüdüğünün değerli bir göstergesi olarak kabul ediliyor. Fakat birtakım hastalar birinci belirti olarak uzunluğunda kitle şikayetiyle doktora başvurabiliyor” diye konuştu.
Öksürüğün, gırtlak kanserinin belirtilerinden biri olabileceğini lakin yalnızca öksürük şikayetinin gırtlak kanserinin habercisi olmadığını söyleyen Prof. Dr. Cihan Erkul, “İleri evre ve büyümüş tümörlerde öksürüğün, hastanın şikayetleri ortasına girdiğini söyleyebiliriz” dedi.
Tedavi hastalığın evresine nazaran planlanıyor
Gırtlak kanserinin tedavisinde kanserin evresine nazaran bir yol izlendiğine dikkat çeken Prof. Dr. Cihan Erkul, “Erken evre tümörlerde cerrahi ya da radyoterapi kullanılırken, en uygun tedavi seçeneğinin ne olacağı konusunda hasta kapsamlı olarak bilgilendiriliyor ve hastanın da özelliklerine uygun bir seçenekle tedaviye başlanıyor. Şayet tümör ileri evredeyse, hastaya cerrahi tedavi yapılıyor ve akabinde radyoterapi ya da kemoterapi eklenerek tedavi uygulanırken kimi durumlarda cerrahisiz radyoterapi yahut kemoterapi seçeneği uygulanıp başarılı sonuçlar alınıyor. Bu tedavi planlamalarında da tümörün durumu, hastanın öbür yan hastalıkları, hasta tercihi göz önüne alınarak tümör konseyinde ortak bir karar verilerek tedavi seçenekleri hastaya sunulup uygulanıyor” halinde konuştu.
Düzenli denetimler ihmal edilmemeli
Tüm kanserlerde olduğu üzere gırtlak kanserinde de erken teşhisin çok kıymetli olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Cihan Erkul, “Tümör erken evrede yakalanıp tedavi edildiğinde hayatta kalma oranı yüzde 90’lara çıkıyor. Bunda elbette, Türkiye’deki tabiplerin bu alandaki deneyimlerinin, cerrahi teknikler ve kemoterapi ile radyoterapi alanında son 15 yılda yaşanan muazzam gelişmelerin hissesi hayli büyük. Gırtlak kanserinde tekrar etme riski olabiliyor. Bilhassa ileri evre tümörlerde bu risk daha yüksek. Fakat tekrarlama durumunda dahi erken teşhisle tekrar önemli oranlarda sağkalımın olduğunu söyleyebiliriz. Bu nedenle hastaların kanser tekrarladığında da geç kalmamaları, sistemli takiplerini aksatmamaları hayati ehemmiyete sahip. Geçmeyen bir ses kısıklığı varsa, yutma bozukluğu, uzunluğunda kitle, öksürük ve nefes darlığı eşlik ediyorsa, tütün kullanıyorsa ve hasta 40 yaşın üstünde ise hiç vakit kaybetmeden kesinlikle bir kulak burun boğaz hastalıkları uzmanına başvurulmalı” dedi.
Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı
