Ramazan ayında dikkat edilmesi gerekenlerle ilgili ihtarlarda bulunan Medical Park Gebze Hastanesi Beslenme ve Diyet Kliniği’nden Uzman Diyetisyen Hatice Sultan Kirişçi, “Ramazan’da kilo sorunu yaşamamak için öncelikle sahur yapmadan asla oruç tutmayın. Sahur ve iftarda şeker içeriği düşük besinler tüketin. Mideyi yoran hamurlu yiyecekler, çok yağlı börekler ve yağda kızartılmış yiyeceklerden kaçının” dedi.
Medical Park Gebze Hastanesi Beslenme ve Diyet Kliniği’nden Uzman Diyetisyen Hatice Sultan Kirişçi, Ramazan ayını sağlıklı geçirebilmemiz için bilgilendirmelerde bulundu.
DÜŞEN KAN ŞEKERİNİN TESİRİYLE YEME İSTEĞİ ARTABİLİR
Kan şekeri düşüklüğünün besin tüketimini artırdığını lisana getiren Uzm. Dyt. Kirişçi, “Ramazan ayında yapılan araştırmalara nazaran uzun süren açlık sonrasında düşen kan şekerimizle birlikte, günlük almamız gereken enerjiyi bedenimiz için sağlayamadığımızdan beden kendini muhafazaya alıyor ve yavaşlatıyor. Yani metabolizmamız olağan vakte nazaran Ramazan ayında çok daha yavaş çalışıyor. Düşen kan şekerimizin tesiriyle iftar sırasında her şeyi yemek istiyoruz. Beyaz unlu besinlerden bilhassa Ramazan ayının baş tacı sıcacık ramazan pidemizin porsiyon denetimini ayarlayamıyoruz. Ve sonraki günü acıkmamak için doysak bile börekler, çörekler, çerezler tüketmeye devam ediyoruz” diye konuştu.
TATLI KRİZLERİ YAŞANABİLİR
İftarda sonra tatlı tüketme isteğine dikkat çeken Uzm. Dyt. Kirişçi, “İftardan sonra ekseriyetle çoğumuz ‘yemeğin üstüne tatlı da ne hoş gider’ deriz. İftarınızı yaptıktan sonra üstüne tatlı yeme hissinin gelmesi çok olağandır. Zira akşama kadar tabana çökmüş kan şekerimizi şeker içeriği yüksek besinler tüketerek birden yükseltiyoruz. Bu cins ani düşüş ve yükseliş kan şekerimizin dalgalanmasına neden oluyoruz. Bunun sonunca tatlı krizi yaşıyoruz. Bu nedenle tatlı krizlerini minimumda yaşamak istiyorsanız, glisemik inseksi düşük besinler tercih edin” halinde konuştu.
KİLODAN KORUYAN PÜF NOKTALAR
Uzm. Dyt. Kirişçi, Ramazan’da kilo almamak için dikkat edilmesi gerekenleri ise şöyle sıraladı:
- “Öncelikle sahur yapmadan asla oruç tutmayın.
- Sahur ve iftarda da kilo denetimini sağlamak için şeker içeriği düşük besinler tüketin.
- Tok tutması için protein ve lif tarafından varlıklı besinler tüketmeye çalışın. (süt, kefir, tam buğday ekmeği, yumurta, koyu yeşil yapraklı sebzeler).
- Ramazanda bağırsak hareketleri yavaşladığından ötürü kabızlık durumu kelam konusu olur. Bağırsak hareketlerinin nizamlı çalışması için; 2.5-3 litre su tüketilmeli, lif oranı yüksek çiğ zerzevat, meyve Şekersiz kurutulmuş meyve, kompostolar tüketimi artırılmalıdır.
- Hamurlu yiyecekler, çok yağlı börekler ve yağda kızartılmış yiyecekler mideyi yoracağı için kaçınılmalı.
- Aşırı baharatlı besinler gün içinde daha fazla susatacağı için kaçınılmalı.”
TOKLUK HİSSİ SAĞLAMAK İÇİN PROTEİNE İTİNA GÖSTERİN
Uzm. Dyt. Kirişçi, iftarda dikkat edilmesi gereken ögeleri şu biçimde sıraladı:
- “Bağırsak hareketlerinin düzelmesi için birinci evvel çorba içilmeli.
- 1 kepçe çorba içtikten sonra ana yemeğe geçmeden kesinlikle 15 dakika orta verin. Zira beyne tokluk sinyali 15 dakika sonra geliyor. Bu sayede daha az besin tükettiğinizi göreceksiniz.
- Ana yemeğinizde protein olmasına dikkat edin. Zira protein tokluk hissi sağladığı için Ramazan periyodunda bizim kurtarıcımızdır. Et, tavuk, balık, hindi ya da etli zerzevat yemeği, yoğurt, ayran tüketebilirsiniz. Haftada 1-2 kere de kurubaklagil tüketmeyi ihmal etmeyin.”
YÜRÜYÜŞ İHMAL EDİLMEMELİ
Ramazan ayında fizikî aktiviteyi ihmal etmemiz gerektiğine dikkat çeken Uzm. Dyt. Kirişçi, “İftardan 1,5 saat sonra 1 saat yürüyüş yapılmalı. Sahurdan sonra çabucak yatılmamalı. Meskende 5-6 dakikalık yürüyüş ya da kısa idman hareketleri uygulanmalı” diyerek kelamlarını noktaladı.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı
