Ramazan ayında oruç tutmak, spor yapmaya mani olmadığı üzere kişinin metabolizmasını istikrarda tutmasına da yardımcı oluyor. Liv Hospital Fizikî Tıp ve Rehabilitasyon Koordinatörü Uzm. Dr. Aynur Metin Terzibaşıoğlu, uzun vadeli açlık ve susuzluk nedeniyle bedenimizde meydana gelen değişiklikleri, yanlışsız formda yapacağımız hafif sporlarla dengeleyebileceğimizi anlattı:
“Oruç tutarken uzun periyodik aç ve susuz kalan bedenimiz, güç depolarını müdafaaya alır; güç harcamasını kısıtlar. Bu nedenle metabolizma suratımızda bir düşüş gerçekleşir. Susuzluğun tesiriyle ise kasılma ve kramplar yaşayabiliriz” diyen Uzm. Dr. Aynur Metin Terzibaşıoğlu iftar ve sahur ortasında bol sıvı alınması gerektiğini hatırlatırken kas kaybını engellemek için ise iftarda protein içeriği yüksek besinler tüketilmesi gerektiğini belirtti. Aynur Metin Terzibaşıoğlu, ramazan ayını sağlıklı bir halde geçirmek için oruç tutanlara spor yapmalarını da öneriyor. Lakin gerçek vakitte, gerçek müddetle ve yanlışsız egzersizlerle…
İftardan iki saat sonra hafif sporlar yapılabilir
İftar ve sahur ortasında tüketilen ağır, yağlı, sindirimi güç olan yemeklerin ise kilo artışına yol açtığına işaret eden Aynur Metin Terzibaşıoğlu, “Ramazan ayında beslenme biçimine bağlı olarak yaşanan kilo artışı, aslında hareketsiz olan bedende kas ve eklem ağrılarına yol açıyor. Bu nedenle spor yapmaya Ramazan’da da devam etmeyi öneriyoruz. Lakin katiyen aç ve tok karnına spor yapılmamalı! İftardan iki saat sonra hafif tempolu sporlar yahut sahur sonrası, bir saati geçmeyen sabah yürüyüşü çok yararlı olur.” diyen Uzm. Dr. Aynur Metin Terzibaşıoğlu, oruç tutanlar için spor tekliflerini de paylaştı:
Oruç tutanlar için ülkü sporlar hangileri?
“Oruç tutanlara iftardan iki saat sonra aerobik, nefes antrenmanları ve yürüyüş üzere hafif sporlar yapmalarını öneriyoruz. Hafif tempoda yapılan spor, hazmı kolaylaştırarak metabolizmayı istikrarda tutmaya yardımcı olur. Koşma yerine yürüme, ağır yorucu idmanlar yerine kişinin kendi beden yükünü kullanarak yapacağı mekik, imtihan, squat gibi egzersizler tercih edilmelidir. Bilhassa sahur sonrası, bir saati geçmeyen sabah yürüyüşü çok yararlı olur. Antrenman sonrası bol su tüketmek hem sıvı kaybının önüne geçmede hem de metabolizmayı hızlandırmada epeyce tesirlidir. Çay, kahve, yeşil çay üzere idrar söktürücüler ise fazla tüketilmemeli.”
Yoga ve pilates mühletine dikkat!
Sportif antrenmanların iftardan evvel yapılmasının gerektiği durumlar için ikazda bulunan Uzm. Dr. Aynur Metin Terzibaşıoğlu, “Egzersize alışmak için birinci üç gün daha hafif bir program ile başlanmalıdır. Yüksek dayanıklılık gerektiren (uzun yol koşuları, bisiklet vb.) ve 30 dakikayı aşan aktivitelerden kaçınılmalıdır. Yoga ya da pilates yapılıyorsa bunlar için de müddet kesinlikle 30-40 dakikaya düşürmeli ve daha az yoran hareketleri tercih edilmelidir. Ayrıyeten bilhassa astım, kalp ve şeker hastaları üzere hastalıkları olanlar spor yapmadan evvel kesinlikle sıhhat denetiminden geçmelidirler.”
Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı
