Oruç tutmak beslenme alışkanlıkları ve ömür şeklini yine düzenliyor ve sıhhate olumlu tesirlerde bulunuyor. Oruç, bedenin kendi kendini güzelleştirmesini, organizmanın ziyanlı unsurlardan arınmasını sağlıyor. Bu sene Ramazan ayında oruç yaklaşık 14 saat sürüyor. Sahurla iftar ortasında uzun bir müddetin olması kronik sıhhat sıkıntıları olup oruç tutmak isteyen bireyler kadar, sağlıklı bireylerin de beslenme açısından dikkatli olmasını gerektiriyor. Memorial Şişli Hastanesi İç Hastalıkları Bölümü’nden Uz. Dr. Özgür Mollaoğlu, oruç tutmak isteyenlerin ve kronik hastalıkları olanların dikkat etmesi gerekenler hakkında bilgi verdi.
Düzenli ilaç kullanımı sahur ve iftara nazaran ayarlanmalı
Oruç tutmak sıhhate yararlarının yanında bilhassa ileri yaş ve kronik hastalıkları olanlar için sakıncalı durumlar oluşturabilmektedir. İleri yaş kümesinin oruç tutmadan evvel sıhhat denetiminden geçerek tansiyon, kan şekeri, böbrek, kalp ve karaciğer işlevleri hakkında bilgi edinmeleri gerekir. Mide meseleleri olanların asit fazlalığı, reflü şikayeti olanların asit azaltıcı ilaçlarını sahurdan evvel almaları gün içinde mide şikayetlerini azaltacaktır. Lakin daha evvel mide ülseri ya da kanama üzere mide sorunu olanların hekimleri ile görüşmeleri, gerekirse oruç tutmamaları önerilir. Tertipli ilaç kullanması gereken tiroid hastaları hekimlerine danışarak ilaç vakitlerini sahur ve iftara nazaran ayarlayıp oruç tutabilmektedir.
Kalp ve diyabet hastaları bilhassa dikkatli olmalı
Kalp hastaları, yüksek tansiyon ve bilhassa insülin kullanan diyabet hastalarının oruç tutmaları sakıncalı olabilir. Bu sebeple hekimlerine istişareden oruç tutmamaları gerekir. Ayrıyeten kolesterol, böbrek hastalıkları, diyabet, tansiyon, tiroid, reflü ve mide sıkıntıları olan bireylerin da oruç tutup tutamayacakları konusunda kesinlikle hususun uzmanı bir tabipten bilgi almaları gerekmektedir. Aynısı düşük tansiyon, zayıflık ve ileri yaşta olmak için de geçerlidir. Çocukların, gebe ve emziren bayanların da oruç tutmaları önerilmemektedir. Oruç, zayıf yahut daha evvel önemli hastalıkları olan bireyler için de uygun olmayabilir. Bu nedenle oruç tutmadan evvel kişinin sıhhat durumunu değerlendirebilecek tabiplere istişaresi değer taşımaktadır.
Sahursuz oruç tutmak sıhhatinizi bozabilir
Birçok kişi sahura kalkmadan oruç tutmaya çalışmaktadır. Bu durum açlık periyodunu uzatırken kan şekeri düşmesi riskini artırmakta, konsantrasyon zahmeti, baş ağrısı ve yorgunluk hissine neden olmaktadır. Sahur öğünü atlanmamalıdır. Bu kan şekeri seviyesinin korunması açısından değerlidir. Sahurda kesinlikle bol su içilmeli bunun yanında hafif bir kahvaltı ya da az tuzlu, az baharatlı zerzevat yemeği ya da zeytinyağlı yemekler tercih edilmelidir. Bunun yanında protein içeriği nedeniyle ve tok tutucu tesirleri nedeniyle süt ve yumurta önerilebilir. Ekmek olarak beyaz ekmek kan şekerini süratli yükseltip daha çabuk açlık hissi yaratacağından, kepek ekmeği ya da çavdar ekmeği yenmesi besleyicilik ve tokluk hissi açısından daha yararlıdır. Sahur öğünü yapıldıktan çabucak sonra uykuya dönülmemelidir. Ortadan en az 1 saat geçmesinde yarar vardır.
Sağlıklı bir iftar için yemekler yavaş yenmeli
Kronik hastalıkları bulunan ve Ramazan ayında oruç tutmak isteyen şahısların ekstra dikkat etmesi gereken noktalar şöyle sıralanmaktadır:
- Kronik hastalıkları olan bireylerin doktora danışarak oruç tutması kıymetlidir.
- Oruç tutarken hastalıklar da denetim altına alınmalı, ilaç kullanımı varsa ihmal edilmemeli, saat ayarlaması yapılmalıdır.
- Hastalığa nazaran yasaklı besinler varsa nasılsa oruç tutuyorum, daha az öğün yapıyorum diye düşünülerek diyet planı bırakılmamalıdır.
- Uzun periyodik açlık sonrasında iftarda olağanda tüketilen ölçüden ve çeşitlilikten daha fazlasının yenmemesine dikkat edilmelidir.
- İftara bir kase çorba ile başlanmalı, su içilmeli ve 20 dakikalık bir orta vererek ana yemeğe başlanmalıdır.
- Yemek yavaş yenmeli, tez edilmemelidir.
- Zeytinyağlı yemekler tercih edilmeli, et ve tavuk ızgara olarak hazırlanmalı ve günlük vitamin muhtaçlığı için kesinlikle bol yeşil yapraklı sebzeler yenmelidir.
- Tatlı olarak şerbetli ve hazmı güç tatlılar yerine az şekerli sütlü tatlılar tercih edilmeli, meyveler yemekten en az 1 -2 saat sonra tüketilmelidir.
- Egzersiz yapan ve Ramazan’da da buna devam etmek isteyenlerin iftardan sonra ağır antrenmandan kaçınması bunun yerine yemekten 1 saat sonra 30 dakikalık yürüyüş yapmaları önerilir.
- Günlük sıvı alımı çok kıymetli olduğu için sahur ve iftar ortasında bilhassa bol su içmeye ihtimam gösterilmeli, en az 2-2.5 litre su tüketilmelidir.
Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı
